Gerçleşen Oyunlar

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Perş. Şub. 03, 2011 11:00 pm

Shane'in sözlerine karşı aniden durdum. Madem kurtadamla alakamız olmadığını göstermek istiyordu bunu seve seve yapardım. ' Lanet olsun Shane! Beni buraya bunun için mi getirdin? Senin farklı biri olacağını sanmıştım! İnanmıyorum! Asamı almandan belliydi! Lütfen bana zarar verme ... ' son cümlemi titrek bir sesle söylemiştim. ' Lütfen asamı verir misin? ' diyerek ağlamaya başladım. Shane asasını çıkardığında kendi asamı çıkardım. ' Koruyup saklaması gerekir, gözeten gölgelerle beraber. ' ve ispanyolca büyüyü mırıldandım. Birbirinimizi görebiliyorduk ama kurtadamın bizi görüp duymasına imkan yoktu. Asalarımızın dengesi bozulmadığı sürece. 'Asanı sakın ha oynatma! Plan yapmalıyız. '

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Perş. Şub. 03, 2011 11:06 pm

Asalarımızın arasında milimlik bir dengeyle oluşan büyü vardı, şimdi ne yapacaktık? Ne planı? Elim titremek üzereydi. "Yapalım, kapıdan geçmekten daya iyi plan olsun ama tamam mı hayatım? Üzgünüm ama kaderi değiştiremeyeceğiz, Nyks bizi uyardı. İçindeki güdüye sor bakalım şimdi ne diyor! Acı çekmene izin vermeyeceğim!" diyerek haykırdım. O şey hala duygularımı kontrol ediyordu.

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Perş. Şub. 03, 2011 11:12 pm

Shane'in durmadan patlaması sinirimi bozuyordu. ' Senden izin istemiyorum Shane! Anlamıyorsun... Nyks bana böyle hissettiriyorsa yapmak zorundayım. Ne olursa olsun! Sonu yine acı bitiyor çünkü. Bu sefer daha da acı bitiyor. Lütfen şimdi, birimizin kurtadamı oyalaması gerek. Diğermizse büyü yaparak onu birkaç dakikalığına dondurmalı. Sonra bir şeyler yaparız. Onu ben oyalarım. Tamam mı? ' diyerek kaşlarımı kaldırdım. Nyks'ın en son sözünü dinlemediğimde annemin aldığı kararı görmüştük. Acı çekmeyi, hayatımın dağılmasına tercih ederdim.

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Perş. Şub. 03, 2011 11:20 pm

Sinirlerime hakim olmam oldukça zorlaşıyordu. "Hayır, onu ben oyalayacağım. Seni yem etmem. Lütfen Bella, herşeyimi veririm ama seni asla." Sözlerimi bitirir bitirmez kendimi kurtadamın önüne atmıştım, böylece asaların oynaması nedeniyle büyüde bozulmuştu. O beni takip ederken koşmak daha da hız gerektiriyordu ama gözlerimde yalnızca sevgilim ve aşkım olunca koşmak hiçte zor değildi. Onun için kaçıyordum, onun için oyalıyordum. Başaracaktık. Gücüm tam olarak tükenmeden haykırdım. "ŞİMDİ!"

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Perş. Şub. 03, 2011 11:31 pm

' Hayır! ' dememe kalmadan Shane bağı koparmıştı bile. Lanet olsun! Shane'in koşuşu kurtadamı da peşinden sürüklemişti. kahretsin! Iskalayıp Shane'i de vurabilirdim! Tüm cesaretimi topladım. Büyü uygulamalarını keşke daha ciddiye alsaydım! ' Petrificus Totalus ' bir şeyin yere düştüğünü gördüm ve bunun Shane olmaması için dua ettim. Koşarak yanlarına gittiğimde büyünün tam işe yaramadığını gördüm. Kurtadamın sadece elleri ve ayakları kenetlenmişti. Dişlerini bize gösterip salyalarını akıtıyordu hâlâ. ' İyimisin? Lanet olsun Shane! Ödümü kopardın! Nasıl yaparsın? Lanet olsun! ' ellerim titriyordu. elimden düşen asaya aldırmadım. ' Bunu ne yapacağız şimdi? ' sesimde titremeye başlamıştı. Çok iyi gidiyorum ya.

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Perş. Şub. 03, 2011 11:38 pm

Tüm bu adrenalinin arasında, Bella'nın yere düşen asasını alarak ona geri uzattm. "Tamam, geçti... Sakin ol. Hemen kaçalım buradan. Kapı ne taraftaydı?" Kurtadamıne lleri çözülmeden bir şeyler yapmalıydık.

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Perş. Şub. 03, 2011 11:42 pm

Asamı geri aldıktan sonra Shane hemen gitmeyi sayıklıyordu. Yere çöktüm ve başımı ellerimin arasına aldım. ' Hayır, bunu böylece bırakamayız. ' dedim. Orman giderek soğuyordu ve kurtadamın ellerini ve ayaklarını tutan şey büyü değil de ip gibiydi. Her an koparabilir gibi geliyordu bana. Bu yüzden hızlıca bir şeyler düşünmeliydim. ' Shane, sen git. Ben bu kurtcukla ne yapacağımı bilmiyorum zaten. '

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Perş. Şub. 03, 2011 11:50 pm

"Hayır, seni burada bu canavarla bırakmam. Asıl sen git, ben birşeyler yaparım. Sana zarar verecek bilmiyormuş gibi davranma. Çabuk git buradan." Bir yandan Bella'yı iteklerken diyer yandan gözüm kapıyı arıyordu. "Sen git arkandan gelicem... onu serbest bırakıp kaçıcam yanıa. HADİ'"

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Cuma Şub. 04, 2011 12:01 am

Shane'in beni kapıya doğru itelemesi bana hiçbir şey ifade etmiyordu. ' Shane! Dur! ' diyerek aniden durdum. ' Bunu yapma! ' bana emir verilmesi kesinlikle katlanamazdım. ' Bak lütfen diyorum! Neden anlamak istemiyorsun, beraber yapmalıyız bunu! ' diye bağırdım. O sırada bir hareketlenme fark ettim. ' Kurtadamımız serbest. Lanet olsun. ' fısıldayarak konuşmam işe yaramamıştı. Kurtadamın pençesini aniden omzumda hissettim.

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Cuma Şub. 04, 2011 6:12 pm

Kurtadamdaki hırıltı içimi ürpertiyordu. Asamı ceketimin iç gözümde sıkı sıkı kavramış, sevgilime korkmamasını tembihleyen gözlerle bakıyordum. Karşısında bir çatal ağız, lanet ustası aile üyesi duruyordu. Sanırım tüm bunlar için annemin bana uyku uyutmaması işe yaramıştı. Bella arkasına bakacağı anda hızla asamı ceketimden çıkardım. Ve söyleri söyledim, "Gönder onu derine, kimsenin bulamayacağı yere! Hapset!" Kurtadam ve pençesi ortadan kaybolacak umuduyla gözlerimi kapattım ve beklemeye başladım. Bella'nın sesinin güven içinde yükselmesi kalbimi, ruhumu rahatlatmıştı.

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Cuma Şub. 04, 2011 6:18 pm

Aniden Shane'in asasını çıkarıp lanet uygulaması beni şaşırtmıştı. Kurtadamdan çıkan hırıltılar bir anda kesildiğin de arkamı döndüm. ' O da neydi öyle? ' aşırı adrenalin yüzünden başta bir şey hissetmemiştim ama yavaş yavaş sırtımda hafif bir yanma kendini göstermişti. Kurtadamın pençesi sıyrıklar bırakmıştı anlaşılan. Shane'in bu laneti nereden öğrendiğini merak ettim. Tanrım, ne diyorum ben? O bir tıstıstı sonuçta. Ne bekleyebilirdim ki? Kurtadamın pençesi acaba herhangi bir iltihap yapar mıydı? Büyük ihtimalle evet, ama şimdi bu umurumda değildi. ' İyi misin? '

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Cuma Şub. 04, 2011 6:29 pm

"Beni bırak şimdi, sen? ... Omzun çok kötü. Hemen St. Mungo'ya gitmeliyiz." diyerek elimi uzattım, üzerimdeki bağırma isteği ve gerginlik hissi yok olmuştu. Eğer hızla çekseydim bana trip atacağını biliyordum. Şimdi karşılık bekleyen elim ve tedirgin bedenim orada karşısındaydı. Laneti öğrettiği için aileme şükrediyordum.

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Cuma Şub. 04, 2011 6:34 pm

Sırtımda ki yanma hissi artsa da şimdi St. Mungo'ya gitmek istemiyordum. Elini tutsam da hemen sözlerimi sıraladım. ' St. Mungo'ya gitmek istemiyorum. Sadece bu ormandan çıkalım yeter. ' dedim derin bir nefes alarak. Aslında yanma hissi o kadar da kötü değildi. Muhtemelen pençedeki bir sürü toprak kalıntıları acıyı fazlalaştırıyordu o kadar.

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Cuma Şub. 04, 2011 6:38 pm

"Zorla götürmemi mi istiyorsun yani? Lütfen ama... Ya önemli bir şey vrsa?" diyerek ona ısrarlı gözlerle baktım.

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Cuma Şub. 04, 2011 6:46 pm

Böyle bakmasına dayanamıyordum. ' Hayır, önemli ne olabilir ki ya? Sadece şuradan çıkmak istiyorum. ' dedim. Garip bir şekilde kendimi huysuz hissediyordum. Shane'i yarı yarıya çekeleyerek kapıya götürdüm. Aslındaçokta uzaklaşmadığımızı fark ettim. Kapıdan geçerken nihayet bu günün bittiğini umdum. Tiyatro salonuna çıktığımızda kendimi son derece bitkin hissettim. Salonun ortasına doğru ilerlerken sendelememin bana pek de yardımı olmadı. ' Offf. ' diye söylendim.

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Cuma Şub. 04, 2011 6:54 pm

Bella istdiğini yaptırmış ve kapıdan çıkarmıştı. Ama hala St. Mungo'da değildik. Sendelediği anda hızla belinden kavradım ve düşmesini engelledim. "Böyle daha iyi." diyerek gülümsedim. Bana döndüğünde hala elim belinde ve burun burunaydık. Nefesini yüzümde hissedebiliyordum.

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Cuma Şub. 04, 2011 7:01 pm

Elini belimde hissettiğimde kalbimin ritmi hızlanmıştı. Sesi başımı döndürmeye yetiyordu zaten. Dudaklarına minik bir öpücük kondurdum. Geri çekilip gözlerine baktım. ' Teşekkür ederim. ' diye fısıldadım. Bunu neden söylediğimi bilmiyordum ama içimden gelmişti. Her şey için ona teşekkür etmek istemiştim.

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Cuma Şub. 04, 2011 7:06 pm

"Bana en güzel teşekkürü, ömür boyu benimle olarak edersin hayatım. Seni çok seviyorum." sesim oldukça aşk dolu etkileyici çıkmıştı. Dudaklarımı dudaklarıyla buluşturduğumda sanki tüm bedenim karıncalanıyordu.

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Cuma Şub. 04, 2011 7:10 pm

Dudaklarımı tekrar ayırdığımda cevaplanmamış birkaç sorum vardı. ' Bir ömür boyu benden kurtulamazsın bunu biliyorsun. ' dedim ilk önce. Sonra gayet ciddi bir tavırla konuştum. ' Shane, bir şeyi merak ediyorum. Görüşlerin nasıldı? ' sorum biraz garipti ama bunu gerçekten merak ediyordum.

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Cuma Şub. 04, 2011 7:13 pm

Bir ömür onunla olacağımı öğrenmek beni mutlu etmiş , yüzüme kocaman bir tebessüm oturtmuştu. "Nasıl yani? Karanlık, acı verici ve can yakıcıydı."

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Cuma Şub. 04, 2011 7:17 pm

Bu sözleri ondan duymak canımı yakıyordu ama görünüşe bakılırsa engel olamayacağım bir şeydi. ' Yani demek istediğim gördüğün kişiyi hissediyor muydun yoksa olayları sadece izliyor muydun? ' beni biraz da olsa sevindirecek bir yanıt vermesini umdum.

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Cuma Şub. 04, 2011 7:20 pm

"Hissediyordum ve görüyordumda." diyerek merkalandım. "Neden soruyorsun ki ? "

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Cuma Şub. 04, 2011 7:25 pm

Büyük ihtimalle o da benim gibi görüyordu ama benim yaşadıklarımı yaşamasını istemiyordum. ' Merak ettim sadece. Ama, eğer bir görüş çok uzun olursa veya seni çok rahatsız ederse sakın görüşten çıkmaya çalışma. ' dedim. Çıkmaya çalıştığında görüş ile gerçek arasında askıda kalıyormuş gibi hissetmiştim ve hiç hoş bir duygu değildi.

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Cuma Şub. 04, 2011 7:30 pm

"Bu işten tiksinmeye başladım. Neden bu aptal tanrıça bizi zorluyor ki? Ödül diye verdiği şey cehennem hayatı. " Ofo ff

Konu: Geri: Gerçleşen Oyunlar Cuma Şub. 04, 2011 7:41 pm

Tam Shane'in sözlerinin yanlış olduğunu dile getirecektim ki Nyks benden önce davrandı. Birden ortaya çıkması aslında beni korkutmuştu. Kızdığı belliydi ve bu benim daha fazla korkmama neden oluyordu. ' Sana ne kadar değerli bir ödül verdiğimi anlaman için küçük bir test yapmaya ne dersin Shane? Aslında deney desek daha doğru olur. Bu deneyi çok sevdiğin biri üzerinde yapmamız gerekiyor. Bella'ya ne dersin? ' gülüşü tüylerimi ürpertse de sesimi çıkartmadım. ' Unutma Shane, ikinizde benim görücümsünüz ve aranızda bir bağ var. Bunu kullan. Sana yardım etmeyeceğim. En fazla bir günün var. Sonrasında olacaklar için üzgünüm. Ama unutma, yardım etmeyeceğim. ' Nyks'ın ani ortadan kayboluşuyla etrafım karardı. Gözlerimi açtığımda başta nerede olduğumu anlayamasam da yerin altında olduğuma emindim.